Dua Rab'bi çağırmak ve O'nunla konuşmaktır. Muhtaç
durumumuzu ona bildirmektir. İsa aracılığıyla Tanrı ile
barıştırıldığımızda Kendisiyle olan dostluğumuzu asla
ihmal etmeliyiz. O'nunla zaman geçirmeliyiz. Bize
söylemek istediklerini dinlemeyi öğrenmeliyiz. Bütün
varlığı yaratan ve onlarla irtibata geçmek için kendini
açıklamış olan Tanrı'yla ruhsal bir cevaptır dua. Duanın
kapsamı yalnızca Tanrı'yla konuşmayı içermemektedir.
Tanrı'yı çağırmak ve O'nunla dertleşmek, sonra O'ndan
ruhsal anlamda cevaplar beklemek, hiçbir söz söylemeden,
yürek derinliğinden O'nu yüceltmek O'na tapınmak ve
bütün gereksinimlerimizi O'ndan sürekli istemektir de.
Duanın en güzel örneklerini yine İsa Mesih'in hayatından
görebiliriz.
İncil'de İsa Mesih'in 17 ayrı bölümde dua
ettiğini görüyoruz. Bu dua edişi belki dört
ana başlık altında toplayabiliriz.
En
güç anlarında;
“İsa da vaftiz oldu.... İsa
dua ederken gök açıldı Luka 3:21
“Dua etmek için dağa çıktı. Bütün geceyi
Tanrı’ya dua ederek geçirdi. Gün doğarken....
şu on iki öğrenciyi seçti.” Luka 6:12
“Tek başına dua ediyordu, öğrencileri de
yanındaydı... ben kimim dersinizi dedi....
“Sen Mesih’sin.” Luka 9:18
İsa dua ederken yüzünün görünümü
değişti.Luka 9:29
Diz çöküp dua etti, Baba mümkünse bu kaseyi
benden uzaklaştır. Luka
Baba ruhumu senin ellerine teslim ediyorum
Luka23:46
Hizmetinde;
Issız
yerler çekiliyor, dua ediyordu. Luka 5:16
Luka 11:1 Markos
6:46
Mucize yaparken;
Henüz
ortalık ağarmadan İsa kalktı dua etmeye
başladı.Markos 2:3-5
İsa beş ekmeği ve iki balığı aldı gözlerini
göğe dikerek şükran duasını yaptı.
Göğe bakarak içini çekti ve adam “Açıl”
dedi. Markos 7:34
Baba beni işittiğin için şükrediyorum Yuhanna
11:41
Başkalarını düşünürken;
Yuhanna
17:6-19
Yuhanna 17:20-26
Baba onları bağışla çünkü ne yaptıklarını
bilmiyorlar. Luka 23:34
Sen imanını yitirmeyesin diye dua ettim
Luka 22:32
İsa Mesih hemen hemen her durum için Tanrı’nın
önüne itaatle tam bir inançla dua ediyordu
Sık
sık yalnız kalıyordu. Bazen gün doğmadan
Rab’bin huzuruna geliyor, bazen bütün gün
hizmet esnasında dualar sunduğu gibi bütün
gece de Baba ile baş başa kalıyordu.
İsa’nın dua öğretisinin Yahudi inancından
farklı olduğu-u öğrencilerin “Bize dua etmesini öğret”
sözlerinde anlaşılır. Bu soru üzerine de İsa
öğrencilerine aşağıdaki şu ayetlerdeki dua gibi dua
etmelerini istedi.
“Dua ettiğinizde putperestler gibi
putperestler gibi boş sözler tekrarlayıp durmayın. Onlar
söz kalabalığıyla seslerini duyurabileceklerini
sanırlar. Siz onlara benzemeyin. Çünkü Babanız nelere
gereksiniminiz olduğunu daha siz O’ndan dilemedene
önceden bilir.
Bunun için siz şöyle dua
edin :
Göklerdeki
Babamız;
Adın kutsal kılınsın.
Egemenliğin gelsin.
Gökte olduğu gibi yeryüzünde de
Senin istediğin olsun.
Bu gün bize gündelik ekmeğimizi ver.
Bize karşı suç işleyenleri bağışladığımız
gibi
Sen de bizim suçlarımızı bağışla.
Ayartılmamıza izin verme.
Kötü olandan bizi kurtar.
Çünkü egemenlik, güç ve yücelik
Sonsuzlara dek senindir, Amin
Matta 6:7-13
Bu
duada bize örnek olabilecek üç bölüm göze
çarpar :
Sesleniş, çağrı: Ey göklerdeki
Babamız!
Dilekler: Adın kutsal kılınsın. Egemenliğin
gelsin. Gökte olduğu gibi yeryüzünde de Senin istediğin
olsun. Bu gün bize gündelik ekmeğimizi ver. Bize karşı
suç işleyenleri bağışladığımız gibi Sen de bizim
suçlarımızı bağışla. Ayartılmamıza izin verme.Kötü
olandan bizi kurtar.
Yüceltme: Çünkü egemenlik,
güç ve yücelik Sonsuzlara dek senindir,
Amin.
NASIL DUA EDECEĞİZ?
Bütün Kutsal Kitap’ı taradığımızda bir
çok şekillere rastlamaktayız.
Ama aynı zamanda şunu da görmekteyiz ki
Kutsal Kitap’ta önemli olan şey kişinin ne şekilde dua
ettiği değil, özde neyi kast ederek ne amaçla hangi tarz
bir imanla ve kime dua ettiğidir. Ama insansal olarak
ister istemez Tanrımıza yaklaşırken bir takım durumlar
almak gereksinimi duyarız. Bu ellerimizi yukarı
kaldırmak başımızı öne eğmek, yere kapanmak, diz çökmek
gibi kendini gösteriri. Kutsal Kitap’ta da bu ve benzeri
örnekler görmekteyiz. Bazıları diz çöküp dua
ediyorlardı. Bazen ellerini kaldırıp dua ediyorlardı
ayakta, oturarak, yere uzanarak, sessizce, yüksek sesle,
yalnız, birlikte, düzenli veya herhangi bir zamanda
gibi uygulamalar görmekteyiz.
Yer olarak baktığımızda ise her yerde dua
ettiklerini görmekteyiz.
Yukarıda gördüğümüz gibi bütün
yaklaşımlar nasıl dua edersek edelim, bir Hıristiyan’ın
her durum için net bir iman ile Tanrı’nın huzurunda
ister elini açarak ister diz çökerek ister secde ederek
durum ve şekil hiç önemli olmaksızın ama samimiyetle dua
etmesi gerekir.
Bu kendi ruhsal yaşamı için
hava ve su kadar önemlidir. Böylelikle Hıristiyan
hem kendini bina edecek hem de çevresine
daha çok yararlı olacaktır
|