Kutsal
Kitap ondalık verme konusunda ne öğretir?
Para konusunda ne demektedir? Bunlar Mesih'e
iman etmiş İncil’i yaşamaya başlamış inanlılar
için önemli sorulardır. Çünkü Mesih
İsa’yı gerçek anlamda yüreğine almış her
Hıristiyan Tanrı’nın istemini bilmek ister.Her
konuda Tanrı’nın isteğini yerine getirmeyi
amaçlar. Kutsal Kitap 'ta Malaki bölümü
bu konu hakkında bize Tanrı görüşünü bildirmektedir.
Bize her şey Tanrı'dan gelmiştir. Kiliselere
yardım ondalık bağışı incil arasında yüz
dolar olurmu?
Tanrı Ruh'ta ve gerçekte tapınmamız için
bize verdikleriyle desteklememizi istemektedir.
Ve Yargıç geldiğinde, Tanrı halkını eski
günlerde olduğu gibi bereketleyecektir.
Ama Tanrı neden gecikmektedir?.Kurtuluş
bereketlerini neden Görmemektedir? Malaki,
gecikmenin nedeninin Tanrı değil, insanlarda
olduğunu söylemektedir. Tanrı’nın bereketlerini
almamışlarıdır. Çünkü Tanrı’nın buyruklarına
karşı gelmiçlerdir (bkz.ayet 3:7). İsrail
tabii ki, Tanrı’nın böyle bir suçlamada
bulunmasına şaşırmıştır. Tanrı, "Bana
dönün ve ben de size döneceğim" diye
lütufkar bir davette bulunduğunda halk,
"Nasıl döneceğiz?" diye yanıt
vermektedir (ayet 3:7). " Ben mi? Ben
bir şey yapmadım ki!" der gibidirler.
Oysa sürekli itaatsizlik ettiklerini anlamıyorlardı.
Sonra Tanrı, halkın Kendisini soymaya çalıştığını
söyler. Ondalıklarını ödememiş ve Rab'bin
evine sunularını getirmemişlerdi. Ondalık,
kişinin brüt gelirinin onda biri anlamına
gelmektedir.
Burada "sunu" olarak geçen sözcük
"Tanrı'ya kaldırılan sunu" anlamındadır.
Gelirimizin bir kısmının Tanrı'ya şükür
olarak verilmesi, . sunulmasıdır. "İnsan
Tanrı’yı soyabilir mi?" sorusu, "Tabii
ki hayır" gibi olumsuz bir yanıt bekleyen
bir sorudur. Kimse Tanrı’yı soyamaz. Ama
insanlar Tanrı’nın bu istemine itaatsizlikle
Tanrı’yı adeta soymaya kalkmışlardır ve
Tanrı onların kendisini "ondalıklar
ve sunularda" soyduklarını açıklamaktadır.
(ayet 3:8). Tanrı gelirimizin yüzde onunu
Tanrı hizmetlileri ile ibadet yeri işlevlerini
sürdürebilmeleri için ibadethaneler ile,
yoksullar ve ihtiyaç sahipleri ite paylaşmak
şeklinde kendisine sunmamızı istemektedir.
Bu O'nun buyruğudur. Bu yüzde on, sahip
olduğumuz her şeyin yalnızca Tanrı'ya ait
olduğunu sürekli olarak hatırlamamızı sağlar.
Ayrıca maddi varlığımızda, ruhsal ve fiziksel
varlığımız gibi Rab'bin istemine göre yönlendirilir.
Ondalık, bildiğimiz her şeyi Tanrı'dan aldığımızı
hatırlatır. Tanrı kutsaldır. Öyleyse her
şey kutsaldır. Hepsi Tanrı'ya aittir. O'na
adanmıştır. Yediğimiz yemek Tanrı’nın yemeğidir;
içtiğimiz şeyler Tanrı’nındır, harcadığımız
para Tanrı’nın parasıdır. Ondalıklar ve
sunular Tanrı'ya aittir. . Ondalığı
verip sunularımızı getirdiğimizde, bütün
hayatimizin Tanrı’nın olduğunu kabul ediyoruz
ve Tanrı bizi, yarattığı dünyasındaki hayata
ve bu diyarın bolluğunu paylaşmaya davet
ettiği için O'na teşekkür ediyoruz. Ondalığımızı
ve paramızın hepsini O'nu yüceltmek için
kullanmamız gerektiği açıktır. Ondalıkları,
Tanrı’nın yüceliğinden başka bir şey için
kullanmak O'nu soymaktır. İsrail, O'nun
hakki olanı O'na vermeyerek Yüce Tanrı’yı
küçümsemişti. Kiliselere
yardım ondalık bağışı incil arasında yüz
dolar olurmu?
Tanrı'nın
Mükemmel Çağrısı
İkinci
olarak Tanrı, "lanet altında olan"
bir ulusa harika bir çağrıda bulunmaktadır
(ayet 3:9). Ne kadar dikkat çekici, Tanrı
laneti altında fakirleşip kuvvetten düşen
bir halkla konuşup onlara ondalıkları ve
sunulan talep ettiğini bildirmektedir. Şimdi
şu soruları sorarak gerekmektedir. İsrail
neden fakirleşip kuvvetten düşmüştü? Neden
ona buna muhtaç kalmışlardı. Burada Kutsal
Kitap’ın önemli ilkelerinden birini görüyoruz.
İsrail halkı, muhtaç ve fakir bir halde
olduklarından ondalık verme konusuna itiraz
edebilirlerdi. Ama Tanrı öğretisi tam tersini
söylemekteydi. Eğer ondalıklarını verirlerse
durumları kötüye değil iyiye doğru değişecekti.
Rab'be olan itaatleri Tanrı bereketini üzerlerine
getirecekti. Zaten düştükleri bu durum Tanrı'ya
olan itaatsizliklerinin sonucuydu. Kiliselere
yardım ondalık bağışı incil arasında yüz
dolar olurmu?
Kutsal Kitap’ın Malaki bölümü, hangi durumda
olursak olalım her ne ise, onu vermeniz
gerektiğini öğretmektedir. Tanrı'ya Ruh'ta
ve gerçekte tapınmamızı engelleyebilecek
hiçbir mazeret olmadığı gibi, ondalığımızı
vermemizi durduracak hiç bir mazeret yoktur.
Tanrı içinde bulunduğumuz durumları bilir
ve bunlar bizim iyiliğimiz için atanmışlardır.
(Romalılar 8:28). Yani bizler, bu vaade
göre yaşamalıyız. Yaşadığımız zor zamanların
bile, kendi iyiliğimiz için O'nun tarafından
atanmış olduğunun bilincine varmamız gerektir.
Ve Tanrı içinde bulunduğumuz durumların
O'nun isteğini yapamayacağımız kadar kötüye
dönüşmesine asla izin vermez. Ayni
gerçeği, Tanrı’nın Pavlus aracılığıyla verdiği
vaatte buluyoruz: "Her insanin karşılaştığı
denemelerden başka türlü denemelerle karşılaşmadınız.
Tanrı güvenilirdir, gücünüzü açan biçimde
denenmemize izin vermez. Dayanabilmeniz,
için denemeyle birlikte çıkış yolunu sağlayacaktır"(I
Korintliler l0:13). Bu söz bizlere günah
işlemek için hiçbir mazeretiniz olmadığını
söyler. Kiliselere
yardım ondalık bağışı incil arasında yüz
dolar olurmu?
Tanrı, kendisinden kaçabilmek için günah
işlememiz gerekecek kadar kötü bir şeyin
hayatlarımıza gelmesine asla izin vermez.
Eğer içinde bulunduğumuz bütün durumlar,
ekonomik zorluk ve fakirlik zamanları bile,
Tanrı tarafından bizim iyiliğimiz için tasarlanmışsa
ve eğer Tanrı içinde. bulunduğumuz –durumların
onlardan kaçabilmek için günah işlememiz
gerekecek kadar kötü olmasına asla izin
vermeyeceğini söylüyorsa, ondalığımızı vermeyişimizi
haklı çıkaramayacağımız açıktır. Tanrı ondalıkları
ve ondalıklardan daha fazla tutan sunuları
vermemizi istemektedir. Bu her şeyin yaratıcısı
bizim sahibimiz Yüce Tanrı’nın istemidir.
Eğer kişi ondalığını vermiyorsa günah işlemektedir.
Ondalığımızı vermemez lik edemeyiz çünkü
bunu yapmak için hiçbir mazeretimiz yoktur.
Kiliselere
yardım ondalık bağışı incil arasında yüz
dolar olurmu?
Bizler Tanrı’nın açık buyruğuna istisna
kılacak hiçbir durum göremiyoruz. Malaki
bölümünü okumaya devam ediyoruz ve Tanrı’nın
harika bir vaat verdiğini görüyoruz. Tanrı
halkını kendisine sadakat içinde olmaya
çağırıyor ve eğer bunu yaparlarsa onların
ihtiyaçlarını karşılayacağını söylüyor.
Malaki 3. bölüm 10. ayete baktığımızda "ondalığın
hepsini ambar evine getirin" şeklinde
bir ayetle karşılaşıyoruz. Burada ondalığın
Özellikle Rab'bin hizmetçileri için kullanılması.
öngörülmektedir. Ondalık ve sunular tapınakta
bu amaçla ayrılmış ambar odasına götürülecekti.
Ayet "... evimde yemek olsun"
diye devam etmektedir. Bunu açtığımızda
bu ondalıkların ve sunuların Rab'be götürülmesi,
mecaz anlamda halkı ile birlikte oturan
Rab'le paylaşılmasını görüyoruz. Kutsal
Kitap, Tanrı’nın halkıyla birlikte, İncil
dilinde adi kilise olan "evinde"
"oturduğunu" öğretir. Davut,
"Bana, Rab'bin evine gidelim, denildiği
zaman sevindim" demiştir (Mezmur
12:1.) Burada ev, Tanrı’nın halkıyla bir
araya geldiği, yaşadığı, O'na tapınmanın
sunulduğu yerdir. Davut'un zamanında bu
tapınma çadırı daha sonra da tapınaktı.
Kiliselere
yardım ondalık bağışı incil arasında yüz
dolar olurmu?
Günümüzde "ev" kilisedir. Pavlus’un
Timoteyus'a, "gerçeğin direği ve dayanağı
olan Tanrı’nın ev halkı,yani yaşayan Tanrı’nın
topluluğu" olan "Tanrı’nın evinde"
nasıl davranılması gerektiği hakkında verdiği
öğütlerine dikkat edin. (l. Timoteyus 3:15)
Malaki, ondalık ve sunulan Tanrı’nın ambarına
götürmeleri gerektiğini kaydettiğinde kiliseden
söz ediyordu. Ayetleri ayetlerle karşılaştırdığımızda,
ondalığın amacının ilk önce kilisenin hizmetini
desteklemek olduğunu görüyoruz. Kilise,
Tanrı'nın kutsallarının toplanması ve kusursuzluğa
erişmesi için Tanrı’nın aletidir ve ondalıklarla
sunular da Tanrı’nın müjdesi içindir.
Tanrı'nın
Büyük Vaadi
Üçüncü
olarak, sadık kahyalığımız Tanrı'dan zengin
ödüller getirmektedir.Bütün ondalıkları
O'na götürdüğümüzde Tanrı bizi bereketleyeceğini
vaat eder ve vaatle birlikte bizi, kendisini
sınamaya davet eder. "Beni şimdi bununla
deneyin, orduların Rab'bi diyor, göklerin
pencerelerini size açmayacak miyim ve size
yetecek kadarından fazla üzerinize bereket
dökmeyecek miyim?" (ayet 10). Pencerelerin,
"göksel" "cennetsel"
olduklarına dikkat etmeliyiz, bu yüzden
bereketlerde ruhsaldır. Ondalık veren İnanlıların
bir çoğu bu dünyanın standartlarına göre
fakirdirler. Ondalık veren birçok İnanlı
sıkıntıları, zorlukları, sorunları
ve sınanmaları iyi bilir. Ama ondalık veren
İnanlıların hepsi ayni zamanda sevinen Hıristiyanlardır.
Tanrı onların üzerine onlara yetecek kadarından
çok daha fazla ruhsal bereket dökmeyi vaat
etmiştir. Ve bu vaadini de yerine getirmiştir.
Kiliselere
yardım ondalık bağışı incil arasında yüz
dolar olurmu?
Ondalık verenin aldığı bereketler sadece
kendi alma kapasitesiyle sınırlıdır. Buradaki
duruma dikkat edin. Bu durum ondalık vermeyen
kişinin fazla bir şey alamayacağını göstermektedir.
Ruhunun ambarı o kadar küçük ve kuruyup
büzülmüştür ki Tanrı bereketlerini ona vermez.
Malaki'nin zamanında İsrail halkının fakirlik
içinde olması Tanrı’nın hatası değil, onların
kendi hatalarıydı. Tanrı eğer kendisine
inanırlar ve O'nu denerlerse gözlerine pencerelerini
açıp onlara daha önce hiç görmedikleri bereketleri
dökeceğini söylemişti. Malaki'nin öğrettiği
büyük gerçek, Tanrı'nın hiçbir şeye ihtiyacı
olmadığı ve sizden kendinize ait olan hiçbir
şeyi istemediğidir. Tanrı sizden bir ödül
istememektedir; sizden saygı istemektedir.
Sizden sadece O'na vermenizi ister.
Kızına ondalığı öğretmek isteyen bir baba
bozuk paraları üst üste koyarak onluk bir
grup oluşturmuştu. Daha sonra kızının meraklı
bakışları arasında gruptan bir sırayı kenara
çekti ve gururlu bir şekilde "bak kızım
bu Tanrı'ya ait" dedi. Kız şaşkınlık
içinde "Baba! bütün geri kalanı kendimize
saklayıp sadece o kadarını mi Tanrı'ya vereceğiz?"
diye yanıt verdi. Evet, sadece o kadarcığı.
Tanrı'nın lütfu ne kadar çoktur. Tanrı’nın
lütfu ne kadar büyüktür, çünkü bütün talep
ettiği sadece "o kadarcığıdır. Ya bizden
onda dokuzu isteyip bizimle sadece onda
birini paylaşsaydı? Yüce Tanrımız bizi beslemektedir;
bütün ihtiyaçlarımızı Mesih İsa’daki görkemli
zenginlikleriyle karşılayacağına dair sôz
vermekte; bize bir sürü ôdül sunmaktadır.
Sonra bizden sadece yüzde onunu, Kendisi
için ondalık olarak istemekte ve bize bütün
geri kalanını verip "Beni deneyin"
demektedir. Siz de ayni şeyi yapmaya razı
mısınız? Eğer ondalık vermiyorsanız, bu
hafta başlamaya razı mısınız? Ve hayatinizin
geri kalan kısmı boyunca ondalık vermeye
razı misiniz? Bazı insanlar yüzde dört yada
beşle başlayıp yüzde ona kadar artırmayı
önermişlerdir. Ama Tanrı ondalığın tamamını
gelirinizin yüzde onunu Kendisine götürmemizi
sôylemektedir. Öyleyse bu hafta başlamaya
ne dersiniz? O'na güvenin. Asla hayal
kırıklığına uğramayacaksınız. |